son zamanlarda gençlik ve spor bakanlığı'nın da hamleleriyle hayli etki alanı oluşturmuş proje.
olaya "evet çok doğru bir adım" ya da "ne alakası var kardeşim oyun işte" boyutundan ziyade benim (*) yaklaşımım biraz farklı.
özellikle bakanlık tarafından oluşturulan proje kapsamındaki üretilen içerik bizi küçük düşürecek boyutlarda. google üzerinden "muslim killing games" "islamophobic games" vb. aramalar yapılıp çıkan içerikler toparlanmış gibi bir görüntü var ortada. ciddi bir şeye parmak basıp gündeme taşımak için oldukça amatör bir yaklaşım ve bence bu ciddi durumu kimsenin ciddiye almaması için yeterli bir sebep.
olayın başka bir boyutu da şu ki; oyunlara her zaman yan gözle ve kötü bir alışkanlıkmış gibi bakılan ülkemizde bu sektöre yönelik ciddi adımların atılmaması. amerika ve batı genelinde oyun sektöründe yer yer film endüstrisini bile geride bırakacak projeler ortaya çıkarılıyor. ve bu projelerde elbette bizim kahramanlıklarımızı ya da dini değerlerimizi anlatmalarını bekleyemezsiniz, bu fazlasıyla ütopik olur. kaldı ki sadece oyunlarda değil ellerindeki bütün kültür-sanat eğlence mecralarında bu durum böyle.
sonuç olarak (*) karşındaki kılıçlı, zırhlı ve leveli yüksek adama karşı yumrukla savaşmaya çalışmak cesaret ister ancak sonucu hüsran olacaktır. o halde niçin kılıcımızı kuşanıp biz de kendi gücümüzü, fikrimizi, yeteneğimizi ortaya koymuyoruz. bence bakanlığımızın ya da ilgili kurumların bu alanda çalışması, yatırım yapması çok daha uygun olacaktır.
edit: bakanlığa bir tavsiyem de, detaylı bir şekilde araştırıp ciddi bir içerik sunarak insanlara "vay be hakkaten böyle miymiş" "vay canına hiç farketmemişim" dedirtebilmek ve olayın ciddiyetini alay edilecek bir hale sokmamak üzere çalışmalarıdır.
olaya "evet çok doğru bir adım" ya da "ne alakası var kardeşim oyun işte" boyutundan ziyade benim (*) yaklaşımım biraz farklı.
özellikle bakanlık tarafından oluşturulan proje kapsamındaki üretilen içerik bizi küçük düşürecek boyutlarda. google üzerinden "muslim killing games" "islamophobic games" vb. aramalar yapılıp çıkan içerikler toparlanmış gibi bir görüntü var ortada. ciddi bir şeye parmak basıp gündeme taşımak için oldukça amatör bir yaklaşım ve bence bu ciddi durumu kimsenin ciddiye almaması için yeterli bir sebep.
olayın başka bir boyutu da şu ki; oyunlara her zaman yan gözle ve kötü bir alışkanlıkmış gibi bakılan ülkemizde bu sektöre yönelik ciddi adımların atılmaması. amerika ve batı genelinde oyun sektöründe yer yer film endüstrisini bile geride bırakacak projeler ortaya çıkarılıyor. ve bu projelerde elbette bizim kahramanlıklarımızı ya da dini değerlerimizi anlatmalarını bekleyemezsiniz, bu fazlasıyla ütopik olur. kaldı ki sadece oyunlarda değil ellerindeki bütün kültür-sanat eğlence mecralarında bu durum böyle.
sonuç olarak (*) karşındaki kılıçlı, zırhlı ve leveli yüksek adama karşı yumrukla savaşmaya çalışmak cesaret ister ancak sonucu hüsran olacaktır. o halde niçin kılıcımızı kuşanıp biz de kendi gücümüzü, fikrimizi, yeteneğimizi ortaya koymuyoruz. bence bakanlığımızın ya da ilgili kurumların bu alanda çalışması, yatırım yapması çok daha uygun olacaktır.
edit: bakanlığa bir tavsiyem de, detaylı bir şekilde araştırıp ciddi bir içerik sunarak insanlara "vay be hakkaten böyle miymiş" "vay canına hiç farketmemişim" dedirtebilmek ve olayın ciddiyetini alay edilecek bir hale sokmamak üzere çalışmalarıdır.
