ilahiyatçı kızların ev işlerinden anlamıyor oluşu – dertli sözlük
daha çok yeni neslin evden uzaklaşması sosyal hayata alışması sonucu ortaya çıkan sadece ilahiyatçılara hatta sadece kızlara has olmayan durum. delikanlıların musluk tamir edememesi de madalyonun diğer yüzü. annelerin gün yapması ama bunun için cafe restoran hiç olmadı açık alan mesire yeri tercihi. babaların eve tamirci çağırması hiç olmadı eskiyi getir yeniyi götüre müracaat etmesi. ayrıca ilahiyatçı kızdan beklenen neden ev işlerinden anlaması onu da anlamadım. ev işlerinden anlayan ama ilahiyatçı olmayan kızları, ilahiyatçı olan ama ev işlerinden anlamayan kızlar yüzünden üzmeden önce düşünecekti toplum bunu. toplum diyorum çünkü bu mesele toplumsal bir hale büründü. diploma sofra kurmuyor, gano ütü yapmıyor, verilen fetvalarla yuva, yuva olmuyor mu? tabi ki de olmaz ne zannetmiştiniz sahi? ilahiyat okuyan kız apandisit ameliyatı yapamaz gençler... dolayısıyla cafe çayına kahvesine kantin kurabiyesine vapur simidine alışmış kız mutfakta anne eli değmiş gibi yemekler yapamaz. yapmak istemiyor çünkü. ha instagram da paylaşacaksa belki yapar. ama canı isteyince yapar. çoluk cocuk aç kalmasın diye değil...bu hamur daha çok su kaldırır. ama bu kadar yeterli. siz yine de alabildiği kadar un ekleyin. kulak memesi kıvamına gelinceye kadar yoğurun. bir tutam dünyevileşme, bir tutam bireyselleşme, biraz özgürlük, biraz feminizm, biraz kadın hakları, biraz toplumsal sömürü, biraz kadının metalaşması, biraz teşhir biraz..... 250 derece önceden ısıtılmış fırında cayır cayır ... pembeleşene kadar pişirin. kim suçluysa yüzü kızaracaktır.(bkz:artık devir değişti)
gençler bilmez erbakan hocanın çankaya dan file doldurup basın açıklaması yapmasının eleştirilmesi gibi ethem hocanın da negatif örneklem üzerinden yaptığı bu tespit eleştirilebilir ama haklılık payı gittikçe artıyor. muhtemelen ankara ilahiyat ekolünde daha da kendini gösteren bir durumdur. 2+1 evini boyayan, kapı kilidi söküp takabilen,beyaz eşyaların ufak arızalarıni tespit edip servise para çarptırmayan, bilgisayarına format atan, kendi mutfağının perdesini diken, balkonunda sardunya yetiştiren, öğrenci evinde mantı açan, pense ile kerpeteni ayırt edebilen, dantel örüp kaneviçe işleyen, mutfak evyesisini söküp takan,kütüphanesi gardrobundan daha renkli olan... ilahiyatçı kızların da selamını iletmeyi bir borç bilirim. ama bunların bir çoğu ev işi değil bey işi hoca da haklı şimdi. (bkz:toplumsal cinsiyet rolleri)
sadece ilahiyatçı kızlar için değil tüm gençleri kapsamalı. erkek, kız, öğretmen, doktor, mühendis, liseli, üniversiteli... herkesin hayatını devam ettirecek kadar iş yapması lazım. mesele bilmek de değil. bildiği halde yapmayanlarda var. kendi bulaşığını yıkamak, çamaşır makinesini çalıştırmak, evi süpürmek o kadar da karmaşık değil. üniversite sınavını kazanmak için ayt matematik çözmeye çalışan gençler fasulye pilav da yapabilir. ailelere de sorumluluk düşüyo, çocuğunun öğrenci olması evde bir şey yapmayacağı anlamına gelmez. hem bilen bilir sınav zamanı en iyi terapi mutfaktır.
i̇çişleri bakanlığı vazifesi için liyakat eksikliği yaşayan kızın halidir efendim. liyakat her işin temelidir. bu kızların liyakatlarını kazanmaları gerekmektedir.