içimizdeki şeytan – dertli sözlük
sabahattin ali'ye ait roman. gerçekten okurken zorlanıyorum. zaten kitabın savunduğu düşünce de ilgimi çekmedi.
son zamanlar da sabahattin ali hayli popüler. sözleri paylaşılıyor, kitaplarının yanına kahve konulup fotoğraf çekiliyor, ardından instagram ahalisine sunuluyor. şaşırıyorum. bu denli popüler olmadan önce kürk mantolu madonna'yı da okumuştum. öyle abartılacak bir şey görememiştim.

sonuç olarak; okunmalıdır demem. okunmasında da zarar görmem.
raymond radiguet tarafından yazılmış, yazarın öldüğü sene olan 1923'te yayımlanmış aşk romanıdır. yazarın romanı yayımlandığında yazar henüz 20 yaşındaydı. fransızca yazılmış bu eserin dünyanın birçok diline çevrildiğini düşünüyorum. eserin orjinal adı "le diable au corps" ve ingilizcede "the devil in the flesh" olarak geçiyor. kitabın anlattığı aşk yasak bir aşktır. eğer bu aşk rahmani ölçüler içerisinde yazılmış olsaydı gerçekten de "yaşına rağmen yazdıklarına bakılırsa hikmet bahşedilmiş bir çocuk" düşünülebilirdi fakat konu şeytani olduğu için "yaşına rağmen yazdıklarına bakılırsa felsefeden nasibini almış bir çocuk". şeytani veya rahmani; küçük bir bilgedir. eserin yeni baskısı can yayınlarında mevcut.
sabahattin ali'nin kadın erkek ilşkileri üzerine uzun psikolojik tahliller içeren romanı,

daha önceden de yazmıştık: #474716
yine baş karakter işsiz, güçsüz iradesiz bomboş bir adam. bu karakterin ruhi mücadelesi ve aşk hayatı tasvir ediliyor.

kitap da çok fazla içtimai meselelere girilmese de nihat karakteri ve onun arkadaşlarının nihal atsız ve turancıları temsil ettiği söyleniyor. nihal atsız'ın bu kitabın tenkidini yaptığı uzun bir içimizdeki şeytanlar isimli yazısı vardır. atsız, sabahattin ali'nin bu romanı milliyetçiliği ve türkçülüğü karalamak gayesiyle yazdığını iddia eder.

ayrıca;

(bkz:lümme-i şeytaniye)
(bkz:sabahattin ali)'ye ait bir eser. kitabı, kitaptan alıntı yaparak özetlersek;"halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... içimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... içimizde şeytan yok... içimizde aciz var... tembellik var... iradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var..."