evlenmek – dertli sözlük
erkek tarafına en az 40 bin tl'ye patlayan zorlaştırılmış sünnet. peygamber efendimiz şöyle buyuruyor; ''kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. müzdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.''
bu devirde ev lenmek de zor, evlenmek de. i̇kisi de çok para ister çoook. allah yardımcımız olsun.
sünnettir.
öncesinde ve sonrasında çokça emek ve sabır ister,insanın ömrün sonrasında da yanında ebediyyen olmasını istediği kişiyle gerçekleştirmesi bu eylemi en güzelidir.
özellikle erkeklerin çok korktuğu eylem. bir kız tarafına da ciddi maddi külfeti oluyor evliliğin ancak erkekler sadece maddi kaygılardan dolayı değil bir kadının ve sonrasında çocukların sorumluluğunu da almaya korktuklarından evlenme olayı kendilerini gerebiliyor. bu nedenle de türlü bahaneyle ertelenebiliyor.
bir de tabi ahlak konusunda fazla hassasiyeti olmayan erkekler, tek eşlilikten hoşlanmayacakları düşüncesiyle de pek istemeyebiliyor evlenmeyi ama o ayrı konu.

peygamber dininin yarısını kurtardı der evlenenler için. allah da günahtan kaçmak isteyene, onun rızasını kazanmak adına yuva kurmak isteyene yardım eder düşüncesindeyim, allah'a güvenmek gerek. dünyevi kaygılar sebebiyle özellikle, ertelememek gerek.

tabi eş çok önemli, hemen atlamamak lazım. hayatı çekilmez de kılar eşler birbirine, cennete de çevirir bu dünyayı birbirleri için. allah herkese cennette de birlikte olmak isteyeceği eşler nasip etsin, onun rızası için başlanan evlilikleri bereketlendirsin ve eşlerin birbirine karşı sevgisi, saygısı, merhameti hiç tükenmesin inşallah.
bazılarına farz, bazılarına vacip, bazılarına sünnet, bazılarına mekruh, hatta bazılarına haram olan bir eylemdir.

evlenmek kimi zaman bir mutluluk, kimi zaman bir hüzün kaynağıdır. kimisi için cennet, kimisi için cehennemdir.

evlenmek yeni bir imtihan kapısıdır. bu yönüyle yeni bir cihad meydanıdır. cihadın kazanılma ihtimali olduğu gibi kaybedilme ihtimali de vardır.

evlenmek, ahirete açılan yeni bir penceredir. bu pencere bize cehennemi de gösterebilir, cenneti de.

evlenmek, romantizm değildir. realitedir. kimisi bu realiteyi kaldıramaz, kimisi bu realiteyle yaşar.

evlenmek; ne sadece çocuktur, ne sadece kadın yada erkektir. evlenmek, her haliyle bir cemaat olma şuurudur. cemaati toplayabilen, liderliği yapandır.

evlenmek; her iki taraf için de taviz vermektir. birisi deli pozisyonundayken diğeri veli pozisyonunda olacak şekilde ilişkileri ayarlayabilmektir.

evlenmek; iletişim becerileri için yeni bir sayfa daha açmaktır. halkla ilişkilerin kitabını yazmaktır. zira evde eşiyle ve çocuklarıyla anlaşamayan, dışarıda başka insanlarla hiç anlaşamaz.

evlenmek; eğitim psikolojisini, insan yetiştirme tekniklerini öğrendiğinin göstergesidir. size emanet edilenlerin her halinden sorumlusunuz ve size bunlar mahşerde sorulacaktır. bu imtihanı en güzel şekilde geçmek için kendinize emanet edilenleri ilmen ve fehmen en güzel şekilde yetiştirmeniz gerekir.

bu haliyle evlenmek dünyada alınabilecek en büyük sorumluluktur.
'kadın şu dört şey için nikahlanır; malı, soyu, güzelliği ve dindarlığı... sen dindar olanını seç ki evin bereketlensin.' hadis-i şerif
hayatın dönüm noktalarından biridir. yemek içmek, nefes almak nasıl ki; bir ihtiyaçsa, evlenmek de ertelenmemesi gereken bir ihtiyaçtır. evlenmek yarım giden hayatı tamamlamaktır. zaman ve nesil öyle bir değişti ki, evlenmek de maddiyatla büyük bir bağlantı içerisine girdi. ''para var, çare var'' mantığına bürünüldü ve ayriyeten kariyer ama nereye kadar?
helva yapmaya benzemez. un var, şeker var, yağ var, nasip yok. nasip varsa gerisi boş. seçme ve seçilme zor iş. bayanlarımız kraliçe, beylerimizse kral, ortada ne saray var ne masal. dertliyim be sözlük, sen anlar mısın ne dediğimi, kimse anlamıyo beni bu aralar, gençler yakışıklı erkek arar, üstlerinde envai çeşit boyalar. erkeklerse güzele bakar, akıl gerilerde kaldı hepsi de fiyakalar, herkes ayrı çalar, herkes de bir havalar...
söylesene sözlük uyuyor muyuz vesselam
peygamber efendimiz sav şöyle buyurmuştur: “evlenmek benim sünnetimdir. her kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir. evleniniz, zira ben diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla övünürüm.”bir diğer hadiste, peygamber efendimiz sav “her kim evlenirse, dininin yarısını sağlam kılmış olur. diğer yarısı için de allah’tan korkmalıdır.” evlenmek ne güzel nimettir..
zorlaştırıldığından şikayet edilen kurum. neden zorlaştırıldığıyla ilgili pek kafa yorulmaz. hep zorlaştırıldığından şikayet edilir. "oğlumun/kızımın yaşı geçiyor ama evlenmiyor." diyen annelerin, babaların sayısı artık hiç de azımsanmayacak düzeyde. toplumda ciddi bir yalnızlaşma söz konusu.
peki bunun sebeplerini sorduk mu kendimize?
evet, gençlerin post-modern tutkuların peşinden gitmesi, eğitim seviyesindeki artışla insanların bu kuruma karşı soğumaları birer etken. ama bir diğer etken de bir müslümanın asli ihtiyaçlarından olan evin sermaye haline getirilmesidir. bugün asgari ücretin miktarı bellidir. şimdi düşünelim, büyük şehirlerde yaşayan insanlar, bu ücretle bırakın birikim yaparak ev almayı, kiralık ev bile tutamamaktadır. bir insanın asli ihtiyaçlarından birisi de başını sokacağı dört duvardır.

bakın ümmetçilik, yardım kampanyaları, müslümanların dertleriyle dertlenmek gerekli. ama bunları yaparken toplumsal sorunlarımıza odaklanmıyoruz. toplumsal bozulmalardan şikayetçiyiz. diyoruz ki: "flört aldı başını gidiyor." siz evliliği kolaylaştırmaz, bu kurumu işlevsel hale getirmezseniz, flört kaçınılmaz hale gelir. evliliği kolaylaştırmanın yollarından birisi de bir müslümanın asli ihtiyaçlarının karşılanmasını kolaylaştırmak. ideallerimizin peşinden koşacağız diye gençlerimizi, daha da önemlisi toplulumuzu kaybediyoruz. ideallerimizin peşinde koşmayalım demiyorum ama ideallerimizin peşinden koşarken toplumsal sorunlarımızı ihmal edersek, ideallerimizi canlandıracağımız toplumumuzu kaybedeceğiz.